Evrensel Din
Universal Religion
HALİFE
​
Halife terimi Kur’an bağımlısı toplumlarda Muhammed’den sonra onun vekili olarak dini ve idari görev yapanlara verilen bir ünvandır. Bu haliyle konu tanımlanması ve devam ettirilmesi tamamen beÅŸer ürünüdür. Çünkü bu yönde bir görev tanımı Kur’an’da yoktur. Kur’an konuya daha farklı yaklaşır:
​
Kur’an 2-30 Bir zamanlar Rabbin meleklere: “Ben yeryüzünde bir halife atayacağım.” DemiÅŸti de onlar ÅŸöyle konuÅŸmuÅŸlardı: “Orada bozgunculuk etmekte olan, kan döken birini mi atayacaksın? …” Allah ÅŸöyle dedi: Ben sizin bilmediklerinizi bilmekteyim.”
Açıkça anlatıldığı gibi beÅŸer yer küremizde Allah’ın halifesidir. Yani Allah’ın vekili olarak görevlendirilmiÅŸtir. Görevlendirilmenin dünyamızda beÅŸerin hayat bulmasından sonra baÅŸladığını da gene ayetten anlıyoruz. Bu görevlendirilmenin bir yüce planın muhtemelen bir parçası olduÄŸunu düÅŸünebiliriz. Planın nasıl gerçekleÅŸtirileceÄŸine yönelik ipuçlarını ise aÅŸağıda verilen iki ayette görebiliriz:
​
Kur’an 67-15 O, yeri sizin için boyun eÄŸer yaptı. Haydi onun omuzlarında yürüyün ve Allah’ın rızıklarından yiyin. DönüÅŸ O’nadır.
Kur’an 45-13 Göklerde ne var, yerde ne varsa tümünü, O’ndan bir lütuf olarak size boyun eÄŸdirmiÅŸtir. Bunda, derin derin düÅŸünen bir toplum için elbette ibretler vardır.
Tevrat ve Kur’an’da anlatıldığı gibi Adem’in çocukları olarak tanımlanan dünya insanlığı dünyamız üzerinde hayat bulmuÅŸ ve ayrıca dünyanın imkanlarından beÅŸeri ihtiyaçlarımızı karşılayabilmemiz ÅŸansı verilmiÅŸtir. BeÅŸeri toplumlar bildiÄŸimiz kadarıyla önceleri sadece toplama ile ihtiyaçlarını giderirken süreç içinde kendisi de üretmeye baÅŸlamıştır. Yani bu olay yaratmanın ta kendisidir. Ancak bu konu hiçbir ÅŸekilde yoktan var etme ile karıştırılmaması gerekir. Çünkü yoktan var etme sadece ve sadece O’na mahsustur.
ÇeÅŸitli bitkisel esaslı gıda maddelerinin beÅŸer eliyle yetiÅŸtirilmesi, bunun için toprağın hazırlanması, sadece yaÄŸmur suyuna baÄŸlı kalınmayıp yeraltı suyunun kullanılması, akar suların önüne setler ve hatta barajlar yapıp yaÄŸmursuz mevsimlerde bitkilerin sulanması, hayvanların beÅŸeri ihtiyaçlara uygun olarak eÄŸitilmesi, çoÄŸaltılması, günümüzde ise gen mühendisliÄŸi ile bitki ve hayvanların farklı özelliklere sahip olmalarının saÄŸlanması hepsi yukarda verilen ayetlerde bahsedilen beÅŸerin dünyada halife olabilme ihtimalinin göstergeleridir. Ancak durum deÄŸerlendirmesi yaparak ifade edilmesi gerekir ki beÅŸer; beÅŸer olarak kaldıkça O’nun halifesi olması mümkün deÄŸildir.
BeÅŸer süreç içinde sadece dünyada var olan nesneleri kullanıp kendisi için daha konforlu bir hayat saÄŸlamakla kalmamış, dünya küresi dışına da hareket etmiÅŸ; önce dünya atmosferi içinde ve daha sonra dünya atmosferi dışında araÅŸtırmalara baÅŸlayıp veri toplamaya ve belki de beÅŸer için dünya dışında yeni hayat ortamları yaratmanın yollarını bulmaya çalışmaktadır.
​
BeÅŸerin yukarıda bahsedilen dünya ve dünya dışı çalışmaları sadece ve sadece O’nun izni ile oluÅŸmaktadır. Her ne kadar beÅŸer bütün eriÅŸilen imkanları kendi düÅŸüncesi ve çalışması ile elde ettiÄŸini düÅŸünse de iÅŸin aslının öyle olduÄŸunu sanmıyorum. Öncelikle çalışmak, olmazsa olmaz bir gerekliliktir. Biliyoruz ki topraÄŸa tohum atılmadan hiçbir ÅŸeyi geri almak mümkün deÄŸildir. Belki sadece yabani bitkiler yetiÅŸecektir. İşin asıl önemli kısmı ise düÅŸünmedir, bir ÅŸeyi hayal edebilmektir. İşte bu konuda da Kur’an gözlerimizi açacak aÅŸağıdaki ayetleri vermektedir:
​
Kur’an2-255 Allah’tan baÅŸka ilah yok...İnsanlar O’nun bilgisinden, bizzat kendisinin dilediÄŸi dışında, hiçbir ÅŸeyi kavrayıp kuÅŸatamazlar....
Kur’an 81-29 Alemlerin Rabbi olan Allah dilemedikçe, siz dileyemezsiniz.
AnlayabildiÄŸimiz kadarı ile beÅŸere bu dünyada hayat imkanı verilmiÅŸtir. Ayrıca beÅŸere hem maddi hem de manevi yönden tekamül edebilmesi için Yaratıcı uygun ÅŸartları saÄŸlamış, yani beÅŸere halife olma ÅŸansı tanınmıştır. Bütün mesele beÅŸerin kendisine Yaratıcı Kudret tarafından lütfedilen imkanları, üzerinde yaÅŸadığı bu dünya okulunda nasıl kullanacağıdır. Ulaşılacak imkanlar beÅŸeriyetin tamamının yararı için mi kullanılacaktır, yoksa egemen odaklar oluÅŸturulup beÅŸeriyetin gerisi o güç odaklarının insafına mı terkedilecektir? Birinci ihtimalin gerçekleÅŸmesi İlahi Adaletin gereÄŸidir ve böyle bir geliÅŸme dünya toplumlarının tek bir toplum oluÅŸturmasının da yolunu açacaktır. Åžu dönemde beÅŸeriyetin yaÅŸadıkları, maalesef ikinci ihtimalin gerçekleÅŸmekte olduÄŸunu göstermektedir. Böyle bir sonuç dünya toplumları arasındaki bölünmeye sebep olacak ve dolayısıyla toplumlar arası ve eÅŸit olmayan güçle yapılan bir çatışmanın kapısını açacaktır. Burada basitçe çizilmeye çalışılan resim Yaratıcının Arzu ettiÄŸi dünya deÄŸildir. Çünkü Yaratıcı Güç dünya üzerinde düzen arzu eder. Dünya da düzenin bozulması durumunda neler olabileceÄŸinin örnekleri aÅŸağıda verilen Kur’an ayetlerinde görülebilir:
​
(Kur’an) 28-4,40 Gerçek ÅŸu: Firavun o yerde egemenlik kurmuÅŸ ve ora halkını gruplara ayırmıştı. Onlardan bir topluluÄŸu horlayıp eziyordu. …
Biz de onu ve askerlerini yakalayıp hepsini suyun içine fırlattık. Bak nasıl oldu zalimlerin sonu.
Kur’an 7-85,91 Medyen’e de kardeÅŸleri Åžuayb’ı gönderdik. Åžöyle dedi: “…Yeryüzünde, orası barışa kavuÅŸtuktan sonra bozgun çıkarmayın.
Bunun üzerine o büyük zelzele onları enseleyiverdi de öz yurtlarında yere çökmüÅŸ hale geldiler.
Yaratıcı Güç beÅŸeriyet için çok daha farklı geliÅŸmeler arzu etmektedir:
Kur’an 28-5 Ve biz istiyoruz ki, yeryüzünde ezilip horlananlara nimet ve bağış sunalım, onları önderler yapalım, onları mirasçılar haline getirelim.
OrtadoÄŸu CoÄŸrafyasında tebliÄŸ edilen ve aslında bütün beÅŸeriyete yönelen din öÄŸretisinin bildiÄŸimiz ve gerçekte birbirinin devamı olan üç kitapta da üstteki ayette verilen konu hemen hemen benzer kelimelerle ve fakat bir nevi öngörü hatta ana planın bir parçası olduÄŸu hissini verir gibi ifade edilmektedir:
​
Eski Ahit Mezmurlar 37-11,12 Kötülük yapanlar ortadan kaybolacak… Fakat alçak gönüllü olanlar yeryüzünün mirasçıları olacaktır.
Matta İncili 5-5 YumuÅŸak huylu olanlara ne mutlu. Dünyanın mirasçıları onlar olacaktır.
Kur’an 21-16 Andolsun Zikirden sonra Zebur’da ÅŸunu yazmıştık: Yeryüzüne benim barışsever kullarım varis olacaktır.
Yeryüzüne varis olacak barışseverler herhalde yeryüzünde bozgun çıkartmayanlardır ve onlar sadece mirasçı olmakla kalmayacaklar, aynı zamanda Halifeler de onlar olacak ve böylece yeryüzü mirasçılar için cennetten baÅŸka bir yer olmayacaktır.
Yukarıda sözü edilen yüce planın uzantısı olarak aÅŸağıda sunulan ayetleri hatırlamakta yarar olduÄŸunu düÅŸünebiliriz:
Kur’an 2-31 Ve Adem’e isimlerin tümünü öÄŸretti: Sonra onları meleklere sunarak ÅŸöyle buyurdu: ”Hadi haber verin bana ÅŸunların isimlerini, …”
Kur’an 2-32 Dediler ki: “Yücedir ÅŸanın senin. Bize öÄŸretmiÅŸ olduÄŸunun dışında bilgimiz yok bizim. …”
Kur’an 2-33 Allah buyurdu: “Ey Adem, haber ver onlara onların adlarını.” Adem haber verince, Allah ÅŸöyle buyurdu ”DememiÅŸ miydim ben size! Ki ben göklerin ve yerin gaybını en iyi bilenim. …”
Kur’an 2-34 O vakit biz meleklere, “Adem’e secde edin” demiÅŸtik de İblis dışında tümü secde etmiÅŸti.
Yeryüzünde beÅŸerin halife olduÄŸunu ve olacağını Kur’an bize açık bir ÅŸekilde ifade etmektedir:
Kur’an 35-39 Sizi yeryüzünde halifeler yapan O’dur. Nankörlük edenin nankörlüÄŸü kendi aleyhinedir....
Kur’an 7-74 “ Hatırlayın ki, Allah sizi Ad’dan sonra halifeler yaptı ve yeryüzünde sizi yerleÅŸtirdi.”
​
Kur’an 6-165 Sizi yeryüzüne halifeler yapan O’dur. VerdiÄŸi nimetlerle sizi denemek için kiminizi kiminiz üzerine derecelerle yükseltmiÅŸtir. …
GörüldüÄŸü kadarı ile beÅŸer yeryüzüne halifeler olabilecektir. Eski asırlarda olduÄŸu gibi halifelik bir kiÅŸinin uhdesine aldığı bir karar ve uygulatma makamı deÄŸildir. Halife kelimesi çoÄŸul olarak kullanılmıştır. Halife olmak sanıyorum gerekli bilgi sahibi olarak nesnelerin beÅŸer yararına kullanılabilmesidir. Bu fikrin gerçeÄŸe uygun olabileceÄŸini Kur’an ayeti (6-165) teki açık ifadeden anlayabiliyoruz. BeÅŸerin kendisine Yaratıcı gücün saÄŸladığı imkanları baÅŸkaları yararına kullanabilme güzelliÄŸini gösterebilmesi arzu edilmektedir.
​
Yer kürede halife olabilmek için O’nun planı uyarınca eÄŸitilmiÅŸ olmamız gereklidir. Sonuçta beÅŸerin hayat bulduÄŸu dünyamız sadece bir okuldur. Bu okulda beÅŸerin bilgi kazanması da izinle gerçekleÅŸir. Bu konuyla ilgili olarak yukarıda sunulan Kur’an ayetleri (81-29) ve (2-255) in tekrar ve özenle okunması ve üzerinde düÅŸünülmesinin yararlı olacağını ifade edebiliriz.
Son verilen ayetlerden (2-34) bize farklı bir mesaj daha vermektedir: Biz boyutu sembolik olarak Adem’le anlatılan, gerçekte ise beÅŸeri varlıklardan gerekli eÄŸitimi alıp sınavlarını baÅŸaran yani gerekli tekamüle ulaÅŸmış varlıklara meleklerin secde etmesini istiyor. İşte sanıyorum bu yaklaşım da gene yüce plan çerçevesinde oluÅŸacak baÅŸka bir aÅŸamayı iÅŸaret etmektedir ki bu, o varlıkların meleklerden görev devir alabilecek ve o boyutlarda Allah’ın halifesi olacaklarının müjdesidir. Bu yaklaşımı doÄŸrulayan ve yukarıda sunulan Kur’an ayetini hatırlamak yararlı olacaktır:
​
Kur’an 45-13 Göklerde ne var yerde ne varsa tümünü O’ndan bir lütuf olarak size boyun eÄŸdirmiÅŸtir. Bunda, derin derin düÅŸünen bir topluluk için elbette ibretler vardır.